Kahpe bir kurşunla el ayak yarım
Bilinmez dağlarda ne olur yarın
Belki bir top mermi düşer kışlaya
Belki de tabutla döner sılaya
Peşinde bıraktı taze bir gelin
Kucaktan kucağa körpe bir yavru
Büyürse, sorarsa nerede babam.
Vurulmuş yatıyor her tarafı kan
Yırtınıp dövünür, şehit oğluna
Gözleri kayınca körpe yavruya
Tabudu ayyıldız, kırmızı bayrak
Şehit verdi canını, canım vatana.
Peygamber ocağı dedi yolladı
Diri gönderdiğini tabutla aldı
Komşular toplandı, ağıtlar yaktı
Çare bulunmaz o giden yavruya.
Oğlunu yalnızca üç ay görmüştü
Döndüğümde konuşur, yürür o derdi
Dönemeyeceğini nerden bilirdi
Yazık değil mi o şehit yavruya.
Ah çekti anası şöyle bir soluk
Kan kusmuştu sanki gözleri buruk
Hıçkırdı, ağladı, şöyle bir durup
Verin benim yavrumu, dedi haykırdı