“Yaşasaydım aranızda olacaktım…. Yaşasaydım sen ağlamayacaktın Anne.
Kahpe bir kurşun anlımdan vurmasaydı, sizin gibi bayrak salacaktım meydanlarda omuz omuza yürüyecektik..
Tıpkı serin bir sabah her şey VATAN İÇİN diyerek dağlara yürüdüğümüz kardeşlerim gibi…
Zonguldaklı teğmenim Metin gibi, Kayserili Kayhan gibi, Karamanlı İsmail gibi, Sivaslı İlhan gibi, Yozgatlı Erol gibi, Konyalı Aydın gibi omuza omuza yürüyecektik VATAN için VATANIM için…..
Kahpe kurşun anlımdan vurmasaydı sana mektup yazacaktım Anne.
Konyalı Aydın´ı anlatacaktım sana.. Annesi ellerine kına yakıp “Git Oğul” demiş, eğer o çapulcu sürüsünden korkarsan sütünü emeğimi haram ederim demiş……
Aydın korkmadı Annee. Dağlar soğuktu silahlar ellerimize yapışıyordu ama Aydın üşümedi Annee….
Vuruldu düştü yere, teğmenim yere baktı. Karamanlı vuruldu Bayrağa baktı teğmenim. Sivaslı vurulduğunda bir BOZKURT Seslendi ANNE.
Biz kan kardeşiydik Anne ama can kardeşi olmak farklıydı. Canımız Bayrakta birleşsin diye dağlara yürümüştük o sabah..Canlar BAYRAKTA birleşiyordu..
Anne intikamım için mi sokaklardasın…Anne çaresizliğinden dolayı böyle iki büklüm ağlamaktasın. Üzülme toprak kokulu Annem üzülme.
Sen kabrime gel mezarıma gel ki melekler iniyor seni teselli için….Ben seni seyrediyorum doya doya yüzüne bakıyorum…Sende beni özleyince AY YILDIZI seyret.
Teğmenim Metin söz verdi Anne….Kanınız Yerde Kalmayacak Dedi…Biz ölmedik Anne… ŞEHİTLER ÖLMEZ DERDİN ya Sen… Melekler arkadaşımız oldu. Sadece ben değil Trabzonluda burada…Aydın´ın elleri halen kınalı.
Anne Teğmenim Metin´e de ki ” Koca bir Şehit ordusu gök yüzünde nöbet tutuyor, elleri tetikte, gözleri BAYRAKTA, nefeslerini tutmuş bekliyorlar”….
Bu topraklar tanır gökyüzü Şehitlerinin yere inişini, Çanakkale tanır, Kıbrıs semaları Şehit kokar Hala…..
Teğmenim Metin´e de ki “Bekliyorlar 30 bin canın intikam saattiniiii”!!!…..
Anne ağlama dua et ve bekle..
Döneceğim serin bir sabah, ellerinden öpeceğim
Sende kurşunun girdigi yerden öpeceksin
Alnımdan öpeceksin ANNE..